Çelebi Süleyman Bey

0
87

Çelebi Süleyman Bey, Şehzâde Musa Çelebi ve Şehzâde Isa Çelebi. Bu üç şehzâde de Yıldırım Bayezid Han’ın oğullandır. Bunların üçü de babaları Yıldırım Bayezid Han, Timur hadisesinde vefat edince üçü de Rumeli’nde birer ikişer sene küçük beylik şeklinde padişah olup üç kardeşi de Çelebi Sultan Mehmed Han birer yolla kati edip cenazelerini türbesinde defn eyleyip müstakil padişah oldu.

Şehzâde Kasım Han, Şehzâde Ali Şah, Şehzâde Cihan Şah, Şehzâde Veli Han ve Şehzâde Boğa Han, bunların hepti Koca Sultan II. Murad Türbesi’nde kubbeler içinde gömülüdürler ki bunlardan başka yüzlerce şehzâdeler, sultanlar, kadınlar ve valide sultanlar gömülüdür. Hepsi sırmalara gömülmüş sandukalar içinde yatmakta olup türbedarlarıyla bakımlı ve süslenmiş nur dolu kabirlerdir.

Süleyman Han oğlu Çelebi Sultan Mustafa tarihinde Süleyman Han Acem seferine giderken Karaman Ereğlisi’ne vardığında, Şehzâde Mustafa, şehzâdeler kanunu üzere babası Süleyman Han’ın ayaklarına yüz sürüp padişah eşiğinde otağa vardı. Haset ve bozguncuların yalan haberleriyle Çelebi Mustafa’yı boğarak şehit ederek otağ önüne cenazesini bırakınca bütün halk Süleyman Han’dan nefret ettiler.

Mekr-i Rüstem

Mazlum şehzâdenin vefatına tarih “Mekr-i Rüstem”dir, sene [1553]. Daha sonra Mustafa Çelebi’nin naaşım Bursa’ya getirip bu Murad Han türbelerinde defnettiler.

Ancak bir Süleyman Han oğlu Mustafa da Eyyub Sultan’m kabr-i şerifi yakınında harem kapısının doğu tarafında “sa’îd-i şehid” diye Jarihiyle mezar taşında yazılı bir Şehzâde Mustafa var. Bunu da hançerle vurup şehit etmiştir. Süleyman Han’ın iki Şehzâde Mustafa’sı olmak ihtimâli ola. Bunun yukarıda Eyyub Sultan şehri ziyaretinde özellikleri anlatılmıştır. Allah rahmet eylesin personal istanbul tours.

Bu yukarıda yazılan Osmancık’tan beri gelen 6 adet padişah, bütün evlatları ve aileleriyle birlikte Bursa’da medfunlardır ki ilk taht şehridir.

Bu altı adet padişahın başlarında birer çeşit sarıkları vardır ki asla diller ile anlatılmaz ve tarif olunmaz. Kıvrım kıvrım, yiv yiv ve burma burma bir çeşit Mahan diyarı sarığıdır ki görmeye muhtaçtır.

Bu sarıkları sarmaya nice kimseler çalışıp uğraştılar ama başarılı olamayıp sarıkçı (destârî) vazifesini elde edemediler. Tâ Selçukoğullarından beri silsile ile birer adama münhasır ibret verici bir iştir. Asla bir kimseye göstermezler, biri öldüğünde oğlu sarıkçı olur, duaya mazhar olmuş kimselerdir.

Bu sarık Fâtih Sultan Mehmed’in babasından kalıp Fâtih örf-i izafet sarardı. Tâ Mısır fâtihi Selim’e gelinceye kadar böyle oldu. Fâtih Selim, Mısır’ı feth ettiği gibi Selimî sarık sardı. Hâlâ Osmanoğlu tâcı, Selimî sarıktır. Ta dünyanın sonuna kadar ebedi devam edip bozulmaya. Gerçekten de çok güzel Osmanlı devleti sarığıdır.

Bu mahalde Bursa’da gömülü padişahlar Koca II. Murad Han’da tamam oldu. Allah hepsine rahmet eylesin.

II. Murad oğlu Fâtih Sultan Mehmed Han’ın, İstanbul’u 857 [1453] tarihinde feth edip İstanbul’da gömülü olduğu birinci ciltte padişahlar ziyaretinde ayrıntılarıyla yazılıdır.

Evliyâlar ziyaret yerlerinin anlatilması

Alah hepsinden razı olsun ve sırlarını kutsal kılsın

Evvelâ Bursa şehrini Selçuklular ve Osmanoğulları’ndan ilk defa Osman Gazi üç kere kuşatmıştır. Yerine Orhan Gazi’yi baş kumandan edip Orhan Gazi eliyle Bursa şehri feth olaldan beri içinde ve dışında gömülü Müslüman gazilerinden bütün şehitleri, fethinde bulunan büyük evliyaları, binlerce âlimleri, sâlihleri, şeyhleri, seyyidleri, kitap yazan ve derleyenleri, eski vezirleri ve diğer büyüklerin ziyaretlerini bildirir Bayezid-i Velî oğlu şehzâde Şehinşah.

Geyikli Baba Sultan

Evvelâ Geyikli Baba Sultan: Yesevî fukaralarından olup Azerbaycan şehirlerinden Hoy-ı hüsnhûydandır. Büyük dağlarda vahşî sığınlara binerdi. Orhan Gazi ile sefere gidip at tavlası gibi bir tavla sığınlara var idi. Yüklerini bile vahşî ceylanlara yükletirdi. Bursa’da İç kale içinde Hünkâr Sarayı yakınında uzun bir ağaç dikmiştir. Hâlâ göklere boy uzatmış büyük bir ağaçtır. Mübârek kabri Bursa şehri içinde mahallesinde büyük bir tekkedir ki Orhan Gazi yapısıdır. Sırrı mukaddes olsun.

Bundan sonra velilerin müctehidi, azizlerin seçkini Şeyh Hazret-i Abdâl Musa: Bu da Hoca Ahmed Yesevî fukarası idi. Horasan’dan Hacı Bektaş ile Anadolu’ya geldi. Nice yüzlerce kerâmetleri görülmüştü. Bunlardan biri Geyikli Baba’ya kor olmuş ateşi pamuk içine sarıp işaretli hediye gönderir. Geyikli Baba da onlara süt gönderir. İşaret odur ki;

“Sen ateşle pamuğu barıştırdın ise ben de halis süt elde edilen vahşî geyikleri terbiye ettim, at gibi binip ve sütünü yiyip kullanırım” işaretini etti. Hakikaten ikisi de o zamanın gerçek erleridir. Bursa içinde mahallesinde bakımlı bir tekkede yatmaktadır. Bunlar da Bursa fethinde bulunmuşlardır. Sırrı mukaddes olsun.

Sonra ilim ve hikmet hâzinesi, temizlik ve saflık örneği, nefsiyle zahid Şeyh Hazret-i Abdâl Murad ziyareti: Horasan erenlerinden olup Bursa fethinde bulunmuşlardır. Meczuplardan ve mazınne kimse idi. Bursa’mn güney tarafında şehre bakan ağaçlık bir yer içinde medfundur. Bursa halkının dinlenme ve gezinti yeridir. Kara ve denizlerin gezginlerinin de gezinti ve dinlenme yeridir. Nur dolu türbesi içinde bir kılıcı var ki üç arşın gelir. Sultan Ahmed bir arşın kadarını kesip uğur getirsin diye hâzineye götürmüştür. .

Gizli güneş, görünen ay (Mehmed oğulu Hamza oğlu Mehmed oğlu) Mevlânâ Şemseddin Mehmed Fenârî: Yıldırım Han âlimlerinin en büyüklerindendir. Yetmiş ilimde eserleri vardır. Lâkin Allah’ın işi sonra kör olmuşlardır. Kör olmasının sebebini öyle yazmışlar ki bir gün bu molla, üstadı Kara Alâeddin hasretlerinin mübârek kabirlerini açıp üstadının mübârek vücudunu taptaze görür. O sırada nurlu kabir içinden bir ses duyar;

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz